Günümüz insanını, insan ilişkilerini, toplumlar arası, devletler arası ilişkileri ve ekonomik belirsizlikleri tanımlayan genel bir isim.
Açılımı, (Votality-Uncer tainty-Comlexity-Ambiguity ) Değişken-Belirsiz-Karmaşık- Muğlak…
Bu ilişkiler dün de böyleydi ancak bu gün çok daha belirgin ve giderek içinden çıkılmaz hale doğru gidiyor.
Bu gün Samsun iş insanlarıyla mutad (Cumartesi kahvatı gurubu) kahvaltımızda, ikili üçlü sohbetlerde ekonominin, yerel ekonomiye yön verenlerin güncel sorunları üzerinde konuştuk, ortaklaşılan nokta , değişkenlik, belirsizlik, güvensizlik vb. gibi kavramlar idi. Sohbet sırasında yazının başlığı (VUCA) aklıma geldi, bu olumsuz sürecin tüm dünyayı sardığı ama öncelikle gelişmekte olan ülkeleri, Ortadoğu ülkelerini farklı dozlarda kuşatmaya başladığını, bu konunun yazılması gerektiğini kendi kendime düşünerek, büroya geldim, gazeteleri karıştırırken SAMİKAD ( Samsun İş Kadınları Derneği) başkanı Şehnaz Dereli’nin bir toplantıdaki konuşmasını okudum konu tam da buydu. Kendisini aradım doğru yoldasınız dedim ve kutladım.
Eski alışkanlıklarımızla yeni ilişkiler, yeni projeler geliştiremeyiz; Önce insanı, dünyayı yeniden ve hatta yeniden-yeniden keşfetmek durumundayız. Eğer hepimiz bir köşesinden tutar ve öncelikle kadınlar, dünyanın her yerinde hayatın her alanında ‘Biz de Varız’ derlerse işimiz biraz daha kolaylaşır.
Bunca milyon yüz yıl sonra ‘İnsanlık’ artık barışı, kardeşliği, birlikte yaşamayı öğrenmeli ve ‘evreni büyütmeli’dir. Bu güne kadar ezbere bildiğimiz tüm sistemlerin sonu gelmiş ya da yaklaşmıştır. Yüz yıl önceki ezberleri tekrar ederek yeni yaşam biçimleri kuramayız. Dünyanın en büyük bulaşıcı hastalığı ‘VUCA’ya karşı tedbirler geliştirmeliyiz. Önce kendimizden, kendi işimizden, ülkemizden, bölgemizden dünyaya doğru açılmalıyız…
Bu süreci sosyalist sistemin çöküşü de hızlandırdı; bu tespiti de yapıp ‘Özgür ve Eşit Birey’ kavramını en başa yazmalıyız. ‘Özgür ve Eşit Birey’ kavramını çağcıl bir örgütlenme modeli olarak görmeli, ‘Aklı ve Bilimi’ dünyanın hakimi kılmalıyız. Bu söylediklerimi çoğunuzun ‘Hayal’ olarak değerlendiğini biliyorum, olsun hayal olmadan başarı olmaz. Önce iyiyi güzeli hayal edelim ve yapmaya başlayalım…
Tüm ülkelerin anayasalarına uluslararası ortak metin olarak yazalım ‘ İnsanın İnsana Yalan Söylemesi En Büyük Ayıptır’; ‘ İnsan En yüce Değerdir; korunmalıdır’ diye…
Irkçı örgütlenmelere, baskıcı, otoriter ‘Tek Adam’ rejimlerine; insanın insana kulluğuna, savaşlara, kadın cinayetlerine, iş kazalarındaki ölümlere, itiraz etmenin yolu buradan geçer…